×

Çok ayrıntılı Almanya-Fransa gezisi

Çok ayrıntılı Almanya-Fransa gezisi

● Merhabalar. Öncelikle fotoğraflara bilgisayar bakmanızı tavsiye ederim. Almanya’nın batısını kuzeyden güneye olan eksende inen detaylı bir tur gerçekleştirdik. Almanya ile Fransa arasında 1. Dünya Savaşında tarih derslerinden sıkça duyduğumuz Alsace-Lorraine anlaşmasına da konu olan Alsace bölgesi ve meşhur üzüm bağlarını da gördük. Daha önce programını paylaşmış olduğum Almanya-Lüksemburg-Fransa-İsviçre gezimizle ilgili profesyonel makina ile çekmiş olduğum resimleri ve notlarımı paylaşıyorum. Bu turu biz 2 yetişkin ve 2 çocuk olarak 9 günlük ara tatilde gerçekleştirdik ve çok yorulduk, yorulduk değil çok yorulduk. Onun için benzer program yapacaksanız 2 kere düşünün. Ama inanın her anına değdi. Daha önce de söylediğim gibi araç kiraladık ve Türk Telekom yurtdışı paketi satın aldığım halde orada çekmediği için araç navigasyonu son derece işimizi gördü. O olmasaydı ne yapardık bilmiyorum, yayan gezerken çevrimdışı haritalardan tabiki destek aldık.
● Aracı Expedia üzerinden Enterprise ile 300 dolara kiraladık, sigorta-cross border-yol yardım-vergi vs derken 670 euroya patladı ki ben kendimi 700 euroya hazırlamıştım. 80 euro da Hamburg personelin araç teslim saatinin bana saati 12:00 olarak bildirmesi, sisteme de 11:30 olarak girmesi yüzünden yarım saat yüzünden 80 euro fazla ödemek zorunda kaldım. Sorun değil böyle aksilikler olabiliyor. Expedia ile sorunu çözmeye çalışıyorum. Araç kiralarken mutlaka anlaşmayı (agreement) alın ve teslim alma-verme saatlerini kontrol edin. Bu benim kaçıncı kiralamam bilmiyorum ama acemi bir personel yüzünden canım yandı, bu da bana ders oldu. 300 euro civarında benzin yaktığımı ve en ucuz benzinin Luksemburgda olduğunu, sonra Almanya, sonra da Fransa’da olduğunu da belirtmeden geçmeyeyim. Yakıtı kendiniz alıyorsunuz. Benzin almak Fransa’da biraz daha zor geldi,çünkü Almanya’da super yazıyor açıkça ve 10,95 ve 98 ve 3 tür mevcut sanırım, ben hep 50 liralık pardon 50 euroluk S95 aldım Fransa’da S95 yazması işimi çözdü ama ben yine de Fransızlardan yardım aldım, yanlış yakıt alma riski korkutucu çünkü. Bir de Fransa’da ödeme konusu da sıkıntılı, nakit için pompa harici ayrı bir noktaya da gidebiliyorsunuz ve görevli olmayabiliyor. Benden size tavsiye yakıt alırken benzine benzin, dizele de dizel diyin pürüzsüz anlıyorlar. Hiç yardım alacak kimse yok S95 benzin, gazole yazan da dizel oluyor. Elektrikli araç kiralamayı bir elektrik mühendisi olarak düşünmedim, çünkü ucuz kiralama seçeneklerine rağmen şarj süresiyle uğraşmak ve yakıt fiyatı arasında aman aman farklar olmaması nedeniyle ekonomik yakıt tüketimli benzinli Qashqaiyi seçtim. Adaptif takip sistemi de müthiş kolaylık sağladı ki ben direksiyon tutmak dışında birşey yapmadım.
● Otopark konusuna gelince. Türkiye’de iken otellerin ve şehirlerin en uygun otoparklarını araştırdım, otellere mail atıp otopark olanları tercih etmeye çalıştım. Sadece Stuttgarttaki otele sormadım, sonuç sürpriz oldu 1 gece otoparka 15 euro ödedim. Onun dışında şehirlerde tam merkezdeki otoparkları vakit kaybını en aza indirgemek ve az yürümek için tercih etmeye çalıştım ama Basel gibi pahalı yerlerde mesafeyi açtım ki çok fahiş fiyatlar çıkmasın. Ortalama 3-4 saatlik parklanmalar için kapalı otoparklarda 5-6 euro gibi ücretler ödedim. Köln’de ise tam gün 8 euro olan otoparkı tercih ettim. Almanya’da ve hatta diğerlerinde de otoparklar çok dar, bilhassa suv veya büyük araçlar tercih ediyorsanız çok yavaş hareket etmeniz hatta ne kadar iyi şöför olursanız olun yanındakinden destek almanız lazım. Hatta o kadar dar ve basık ki, Strazburg’da bagaj kapağı tavana çarptı, Allah’tan fark ettik ve hasar olmadı. Kapalı otoparkları tercih etmemin bir sebebi de açıktakilerin bana daha pahalı gelmesi ve önödemeli olması. Ne kadar gezeceğinizi bilmediğiniz yerlerde kapalı otoparklar avantaj oluyor. Girerken bariyerden fiş alıyorsunuz, sonra genelde girişte bazılarında da her katta kaisse (kasa) yazan makinalara yayan olarak giderek araca dönüp biletinizi okutup ödemeyi yapıyorsunuz. Benden size tavsiye bileti yanınıza alın hem 5-10 dk kazanır, belki bir önceki saat bareminde kalırsınız, hem de araca gitmek için asansör vs beklemezsiniz. Makine bileti geri veriyor araçla çıkışa gidiyorsunuz çıkış makinesine tekrar bileti sokup bariyeri açtırıp ayrılıyorsunuz. Bazı bariyerlerde buton yok, merak etmeyin bütün bariyerler bilet vermek zorunda, vermiyorsa ya bir kontrol noktası daha vardır ileride ya da bozukdur, ben bozuğa denk gelmedim. Yanlız dikkat edin kasaya ödeme yaptıktan sonra çok oyalanırsanız(15 dk.) sistem çıkışa izin vermiyor. Görevli varsa sizden ekstra ücret istiyor(Heidelbergte başımıza geldi), yoksa gidip tekrar ödeme yapmanız lazım sanırım. Ücretsiz otopark diye birşey yok arkadaşlar, bence boşuna da aramayın, valizleri çalınan çok insan olmuş şüpheli yerlerde. Otoparklarda genelde wc yok. Bu arada Alman tuvaletleri bana inanılmaz derecede temiz geldi. Otoban kenarında kamyoncu tuvaletlerini tercih etmemenizi öneririm. Pek temiz değildi. Fransada çok kötüydü.
● Gelelim geziye. Bu program yoğun bir programdı evet kabul ediyorum ama her anı keyif dolu bir geziyi başarıyla tamamladık çok şükür. Almanya’nın çoğu bölgesinde hız sınırı olmayan otobanları sayesinde süreler kısaldıkça kısaldı. Hız sınırı olan bölgelerde(30-40-50-60-70-80-100-120) neyse uymaya çalıştık ki navigasyon anlık uyarıyordu, bu benim için büyük bir nimet oldu. Otobanlar çok kaliteli ama Almanya’nın bitmeyen otoban çalışmaları meşhurmuş, bu yollar sorun işte, yol çok daralıyor, yağmur,kar vs. yağıyorsa sağda emniyette tırlar solda daracık şeritte beraber seyahat ediyorsunuz. Can sıkıcı bir durum, bazen 20 km bile sürebiliyor.
● Hamburg’dan başladık. Hamburg bir liman şehri, bize biraz sıkıcı geldi. Ama yine de görülmeye değer. Elbe Nehri’nin altından iki yakayı birbirine bağlayan tünelden yürümek çok keyifliydi.
● Sonrasında Lübeck ve Bremen’i ziyaret ettik. Lübeck’te ünlü yazar Günter Grass’ın evini dışardan gördük. Meşhur pastaneleri Niederegger bizi nefret ettirdi, alenen ırkçılığa maruz kaldık. Şöyle ki arkamızdaki Alman ve Kuzey Avrupa vatandaşlarına farklı bize farklı muamele yapıldı. Günlerden pazar olduğu için marketler bile kapalıydı Su içmek için yüzlerce metre yürüyüp kiosk aradık dikkatli olun. Sonra suları 6lı kolilerde aldık artık ki çocuklar çok susuyor. İki şehir de çok güzel ama Lübeck’in biraz fazla abartıldığını düşündük. Bremen ise çok keyifli bir şehirdi, sokaklarını biraz Gent’e benzettik ama Gent daha keyifliydi.
● Sonrasında Wuppertal(Beyenburg-Siegelberg) denilen göl ve orman olan mistik bir bölgede airbnb evinde kaldık. Köln’e 50 km mesafede muhteşem bir doğa içinde 2 gece 4500 liraya kaldık. Hayran kaldık. Sonra Köln’e devam ettik, 1 tam gün anca yetti. 2 tane ana caddesi var gördüğümüz kadarıyla ve avmleri gezmek çok keyifliydi. Dom Katedrali Rahmetli Babam’ın da ziyaret ettiği bir yer olduğu için benim için özel bir anlam taşıyordu ki gerçekten çok etkilendik. Bunun dışında Almanya’nın batısı ve Fransa’nın doğusunda yaygın olduğu üzere Gotik Mimari’ye doyduk. İçeride bir dinleti için orkestraya denk gelmek te muhteşemdi.Gestapo işkence evine uğramayı da ihmal etmedik. Nazi zulmüne direnen Almanların dahi işkence gördüğü görülmeye değer bir yer. Sanırım maaile 9 10 euro verdik. Köln çok keyifli bir şehirdi. Biz çok beğendik. Köln’e geçmeden önce futbol tutkum yüzünden Dortmund’a ve Signal Iduna Park’a uğradık. Fanshop kapalıydı çok üzüldüm ama tesadüfen Rewe markette şapka,termos dahil bir sürü Borussia Dortmund hediyelik eşyası aldık. Futbol müzesine de maalesef yetişemedik yol çalışmaları yüzünden.
● Köln’den sonra sırasıyla 3 country point(Almanya,Belçika,Hollanda) (Aachen yakınlarında)sınırlarının birleştiği masalsı noktaya gittik. Bir tek burada ücretsiz park edebildik Yarım saat içinde 5-6 kere sınır değiştirdik. Çoğu insanın ajandasında yer almaz burası ama biz kesinlikle pişman olmadık. 3 ülke birleşim noktasında eşim ve çocuklar farklı ülke bölgelerine geçerek “Almanya’da havalar nasıl”, bana Belçika’dan patates yaptırabilir misin(ki patates kızartma yapan büfe var gerçekten) gibi bu bölgeye has esprileri yapmayı ada ihmal etmedik. Eğer Köln’den Monschau veya Luksemburg’a devam planınız varsa kesinlikle uğrayın ve kuleye çıkıp manzarayı seyredin derim. Monschau’yu anlatmaya gerek yok, kesinlikle görülmesi lazım. Sizi kesinlikle o çağda yaşamış insanların duygularına sürüklüyor. Luksemburg ise sınırına girdikten sonra zenginliğini hissettiren bir ülke. Biz bu ülkeyi çok beğendik ve kesinlikle daha geniş zamanlı ileride gitmeyi düşünüyoruz. O kadar ince düşünceli bir ülke ki kişisel bakım ürünleri bazı wclerde ücretsiz. Toplu taşımayı da kullandık oda ücretsiz. Meşhur sanat eseri mezalıkları var biz gittiğimizde kapalıydı. Kesinlikle gidilmeli. Lüksemburg için Avrupa’nın kara para aklama merkezi derler ama caddeleri çok şık ve bakımlı. Restoranlar da aşırı pahalı değildi.
● Sonra Frankfurt’a geçtik. Frankfurt bize hem hava hem şehir olarak soğuk geldi pek beğenmedik. Almanya’daki birçok kent gibi bombardına uğramış ve klasikleştiği üzere sadece Dom(en büyük kiliseleri) ayakta kalmış bir şehir. Yine de görmekte fayda var. Eski ile yeninin içiçe olması güzel bir detay.
● Frankfurt sonrası rotayı önce Heidelberg’e sonra Fransa’ya çevirdik. Heidelberg çok güzel ve yine çok eskilere götürüyor insanı. Kesinlikle ajandaya eklenmeli. Sonrasında soluğu Strazburg’da aldık. Fransa Almanya’ya göre daha paspal geldi bize. Göçmenler Fransa’nın batısına göre daha az olmasına rağmen sokakta bağırıp çağıran, otoparkta laf atanları görmek Almanların ağır disiplinli yaşantısından sonra enteresan geldi. Strazburg’u anlatmaya kelimeler yetmez. Kesinlikle görmeye değer. Sonrasında tekrar Gengenbach ı görmek üzere Almanya’ya geçtik, Kara orman bölgesi denilen bölgede yer alan bu efsane şehirden sonra yine aynı bölgenin başka bir kenti Freiburg’u gezdik. Orası da efsaneydi. Sonra aynı gün tekrar Colmar yani Fransa. Hava soğuktu ve çok sık cafe molası verdik, o kadar soğuktu ki biz burayı COLDmar olarak hatırlayacağız Colmar’da yer alan Schwendi çeşmesinin önünde bir bina var genelde ilgiyi o çekiyor ama Schwendi çeşmesinin çok ilginç bir hikayesi var. O sırada orada olan AngloSakson milletlerden birinden olduğunu tahmin ettiğim kafilenin rehberinden İngilizce olarak ücretsiz rehberlik hizmeti aldım Genelde şehre bir yabancı gelince hikaye başlar ama burada tam tersi olmuş. Anlatılana göre Scwendi isimli asker 1564-1568 yılları arasında Türklere karşı savaşmak üzere Macaristan’ın Tokay bölgesine gider ve sanırım bize baya zaiyat ta verdirir. Dönerken de eli boş dönmez ve bölgenin meşhur üzümlerini de buraya getirir. Öyle ki bugün bu bölgenin(Alsace) şarap konusunda ileriye gitmesinde sanırım kendisinin de payı var. Heykelde anlatılan da tam da bu. Onun elinde bir üzüm salkımı ile verdiği poz ve kahramanlığı! Dönem Kanuni’nin son dönemi ve sonrası ve bildiğim kadarıyla Osmanlı olarak Macaristan bölgesinde o dönem baya aktifiz ama hangi savaş olduğunu bilmiyorum. Bu arada heykel Bartholdi imzası taşıyor. Son olarak Fransa buradaki uçsuz bucaksız üzüm bağlarını över ve şaraplarını dünyaya pazarlarken Macarlar da bu durumdan baya rahatsızmış ve üzümün kökeninin kendileri olduğunu her fırsatta belirtiyorlarmış. Yabancı gelmedi. Sanki Baklava-Baklavadis gibi Bu arada Kekleri, kruvasanları efsaneydi. Peynirleri de öyle ha keza. Alkolle aramız olmadığı için şaraplarını denemedik.
● Sonra Vignetle uğraşmak istemediğim için devlet karayolundan Basel ve Zürih. İki şehir de beklentimizin çok üstünde güzeldi. Kesinlikle tekrar gitmeye niyetlendik ama hem eder olarak hem de frank pahalı olduğu için ülke pahalı arkadaşlar. Sonrasında da Stuttgart ve veda zamanı. Stuttgart’ta Porsche ve Mercedes müzeleri var, gidemedik ama muhtemel bir İsviçre turuna bu sebeple Stuttgart’ı tekrar ekleyebiliriz. Onun dışında Stuttgart zevksiz bir şehir. Mükemmel bir turu avmsiyle, hauptstraBe(ana cadde) gezileriyle, stadyumlarıyla, cafeleriyle, restoranlarıyla, müzeleriyle tamamladık.
● Market olarak Almanya’da giyim için TkMaxx, ıvır zıvır için Action, market için Lidl,Penny,Rewe aile üyelerinin vazgeçilmeziydi. Ki bunları zaten Hollanda’dan da biliyorduk. Leclerc marketlerine de Fransa’da hayran kaldık. Herşeyin en iyisini kalitelisini ucuza yiyorlar,içiyorlar,giyiyorlar. Ülkemiz insanı bunları hak etmiyor gerçekten. Aşırı kaliteli pijama takımı 9 euro Lidl’da. Türkiye’de 100 gramı 100 liraya satılan yaban mersininin yarım kilosu Rewe’de 140 lira. Olacak iş değil hem de daha kaliteli. Almanya’da bilhassa içtiğiniz suyun şişesini atmayın pfand denilen makineler var satın alırken ödediğiniz şişeleri 25 cent e geri alıp alışveriş fişi veriyorlar. Durum bundan ibaret arkadaşlar. Normalde daha özenli notlar yazardım ama çok yorgunum
● Sizi Canon Eos 650 D ile çekilmiş fotoğraflarımla başbaşa bırakıyorum. Sorularınızı vaktim ölçüsünde yanıtlarım.
● Hem çok akıcı hem de çok güzel bir dille anlatmışsınız, sıkılmadan sonuna kadar okudum. Emeğinize sağlık. Fotoğraflarınız da harika. Her gününüz keyifle geçsin.
● Yorgunluktan imla hatalarım olmuş, kusura bakmayın artık. Aslında daha çok şey yazmak isterdim gezdiğim spesifik yerler,müzeler, ilave fotoğraflar vs, uzun metinleri okumak sıkıcı olabiliyor diye aşırı detaya girmedim. Ancak temel maksadım oraya gideceklere yol göstermek ve bilhassa otel,araç kiralama,otopark gibi sorun yaşanabilecek konulara vurgu yapmaktı. Teşekkür ederim.
● ben ve eşim de Avrupada araç kiralayarak seyahat ediyoruz. Sizin yazdığınız deneyimleri az çok biliyorum. En son İtalyaya seyahat ettik Eylül ayında, biz de qashqai kiraladık. Çok da memnun kaldık.
● Genelde yazım hatalarına çok dikkat eden biriyimdir ama o kadar güzel ve sabırla anlamışsınızki, varsa da görmediğim gibi okumamak da kabalık olurdu diye düşünüyorum. Gerçekten çok kıymetli bilgiler. Tekrar emeğinize sağlık. Nice nice keyifli gezileriniz olsun.
● bu arada daha da spesifik bilgiler verirseniz keyifle okunur sanıyorum. İnternet bazı bilgileri ararken yanıltıcı olabiliyor. O yüzden müzeler ve gezdiğiniz yerleri de paylaşırsanız çok katkınız olur diye düşünüyorum. Hoşçakalın.
● ilerleyen zamanlarda telefon ile çektiğim fotoğraflar eşliğinde paylaşmayı düşünüyorum. Ancak Almanya, bana bırakın Hollanda ve Belçikayı, Amsterdam ve Brükselden bile müze olarak az demesem bile tatmin edici gelmedi. Vakit bulursam paylaşacağım, sağlıklı mutlu günler dilerim.
● kendi adıma çok mutlu olurum. Ben de size sağlıklı ve mutlu günler dilerim.
● Emeğinize sağlık teşekkürler
● Çok güzel anlamışsınız. Çocuklar da eğlenebildi mi.bana çocuklarla seyahat riskli geliyor.
● Çok eğlendiler. Ama gülün de dikeni var. Çocuk kaprislerini çikolata,oyuncak,waffle gibi panzehirlerle çözmek kolay oluyor Onun dışında oğlan 6 yaşında ve seyahatler için hala atmadığımız bebek arabası olmazsa olmazımız. Çünkü biraz yürüyünce isyan başlıyor sonra bebek arabası. Ecnebiler gülümsüyor ama bizim milletimiz maalesef önyargısını gösterip dedikodu yapıyor. Sonuç olarak çocuklar olmasa keyif alamazdık.
● Çok keyifli. Sadece İsviçre’de vignet almadan devlet yoluyla gezmeniz konusunda daha fazla bilgi alabilir miyim? Vignetsiz bir seçenek olduğunu bilmiyordum. Teşekkürler
● evet otobana girmedik. Hem fantastik adını sanını bilmediğimiz İsviçre kasabalarını gezmiş olduk hem de bu detayla uğraşmak istemedik. Ancak Basel Zurih arasını 1 saat yerine 2 saat 15 dakikada geçtik ve programımız biraz aksadı. Navigasyona ücretli yolları kullanma seçeneğini ekledik, o zaten bizi adrese o şekilde götürdü. Basel ve Zurih otoparklari aşırı pahalı bu arada. 2-3 saat için 8 10 frank alıyorlar.
● Fotolar kartpostal gibi harikalar.Paylaşımınız ve anlatımınız için teşekkürler!..
● Hemen hemen ayni tarihlerde ayni yerleri gezmişiz aldideki polar gibi pijama takimi (bimdeki indirim sepeti gibi sepetin icinde) bizim de dikkatimizi cekti 9.99 luk fiyatiyla. Yaban mersininden de 2-3 kere hanim cocuklar yedi gercekten ucuz turkiyeye gore. Yol calismalari da dediginiz gibi daralinca iki serit ama sollamaya korktum hep. Yari yagmurlu yarı soğuktu hava. Daha 2 gun once geldik biz de. Guzel yazi olmus elinize saglik
● Ankarada yaşayan insanların kırduğu, aktif ve sürekli toplanan, Ankara Merkezli YEŞİL PASAPORTLULAR KÜLTÜR TUR GRUBUNA katılımınızı bekleriz efendim

● Ankaradayız yeşil pasaportluyuz guruba katılabiliriz İNŞALLAH istek gönderdim
● Hanım memnun oluruz
● Temmuz ayında gezdiğim yerleri tekrar hatırlattınız Strazburg Colmar Zürih Luzern görülecek harika yerler, yine gitmek istiyorum nasip olursa yazınız için teşekkürler
● Emeğinize sağlık maşallah deyim nasıl güzel anlatmışsınız
● Verdiğiniz bilgiler ve fotoğraflar için çok teşekkürler.
● Çok teşekkür ediyorum
● Emeğinize sağlık, çok faydalı bilgiler, Teşekkürler.
● Mete Bey paylaşım, anlatim ve fotoğraflar icin çok teşekkür ediyorum .
● Gerçekten güzel bir gezi.bilgiler için teşekkür ederim.
● Çok yararlı bir yazı olmuş. Benzer bir planım var. Teşekkürler
● Her kelimesine katılıyorum.cok güzel anlatmissiniz
● Çok güzel olmuş.
● Çok güzel anlatmışsınız . Sonuna kadar büyük bir zevkle okudum.Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler.
● Fotoğraflar güzel, sizin anlatımınız daha da güzel.Aldınız , götürdünüz bizi de gezdirdiniz oralarda.Harikaydı.
● Emeğinize sağlık
● Emeğinize sağlık çok teşekkürler
● Harika, öyle akıcı anlatmıșsınız ki, keyifle okudum, Elleriniz dert görmesin.. Kaleminize sağlık..
● Teşekkürler emeğiniz için. Çok güzel bilgiler, deneyimler bunlar. Eminim çok yararını göreceğiz.
● Teşekkür ederiz emeğinize sağlık
● Şahane bir paylaşım.Emeğinize sağlık,gezginler için yol haritası olmuş.Teşekkürler.
● Çok keyifli bir seyahat olmuş, anlatımınız da gayet güzel ve bilgilendirici
● Emeğinize sağlık Kardeşim.
● Mete bey emeğinize sağlık
● Keyifli gezileriniz olsun
● Harika olmuş, gezi, fotoğraf anlatım
● Ücretsiz bir seyahat ettim sanal alemde sizinle birlikte teşekkür ederim
● Sizinle birlikte gezmiş gibi oldum.Paylaşım için sağ olun. Ailenizle birlikte, sağlıklı, huzurlu, nice güzel gezileriniz dilerim.
● Her detayıyla anlatmışsınız, büyük bir emek kendi adıma çok teşekkür ediyorum
● Ohhhh sefsnız olsun Mete bey emeginize saglık bizde eşimle 5Aralıkta hamburga gidicez oglumuza kısmetse ordan frankfurt sonra Belçika ve İstanbul inşl sizin gibi gezebiliriz fotolar muhteşem bu arada
● Emeğinize sağlık buralara gitme ihtimalim yok . Ama sayenizde oralarda gezmiş ve resimler sayesinde görmüş gibi oldum.
● Şu yaşımda anladığım ne yapıp gençken bacaklar sağlamken gezmek lazımmış. Yaş ilerleyince ve tek başına olunca yurtdışı geziler biraz …
● Belki iyi gelir, bir deneseniz. Avrupa coğrafyası düzdür, bacaklarınızı çok yormaz. Benim de bir problemim var ama eşim zorladı gidelim diye, o kadar iyi geldi ki ne gam ne kasvet kaldı. Bu sene en kötü halimle 4 yurtdışı, 1-2 yurtiçi seyahatim oldu çok şükür. Vakit ve nakit izin verse daha çok gezerdim hatta. İyi günler dilerim.
● Maşallah Bol bol gezmenizi dilerim ailenizle birlikte.Sizede sağlıklı günler dilerim.
● Çok güzel ve ayrıntılı anlatmişsınız Mete bey emeğinize sağlık. Zürih ve Basel de nerede konakladınız acaba ? Mayis ayinda gitmeyi planlıyoruz. Teşekkürler
● Zürih ve Basel gelgeç yaptık. Otel konaklaması yok. İleride Bernina ekspres turu ile tekrar gezmeyi düşündüğüm için bir görelim istedik sadece. Varsa B&B otellerine, airbnbye, diğer uluslararası sitelere ve otellerin kendi sitelerine bakabilirsiniz.
● teşekkürler
● Harika anlatımınız ve fotoğraflarınız için teşekkürler.Cameranizin ayarlarına düzeltme gerekiyor.Fazla karanlık olmuş.
● teşekkür ederim. Ancak ayarları manuel yapmak zorunda kaldim ve bunu kendim tercih ettim. Aksi takdirde gökyüzü çok patlıyor ve rahatsız edici bir aydınlık fotoğrafın/mimarinin önüne geçiyor. Uyarı için teşekkür ederim
● Aslında hersey çok güzel.Benimki fazla titizlik
● Ne güzel anlatmişsiniz..tesekkurler..hep iyi gezmeleriniz olsun inşallah
● Harika bir rota yapmışsınız, mayıs 2025 de bizde benzer bir rotanın hazırlıkları içindeyiz, basel, colmar, freiburg ve strasburgda kaldığınız otelleri ve ücretlerini yazarsanız çok sevinirim, şimdiden teşekkürler.



Yorum gönder